28-Nisan-2021 | Kalay Hukuk
Kat mülkiyetinde ve site mülkiyetinde yöneticinin temsil yetkisine giren işlerden dolayı üçüncü kişilerle yaptığı sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklarda, aktif ve pasif dava ehliyeti bulunmakta olup bu kural icra takibini de kapsar. Bu nedenle site yönetiminin borçlu yazıldığı senedin tahsili için site yönetimine icra takibi yapılabilir. ( Y.12. HD. E:2014/7028 K:2014/9237 T:31.3.2014)
634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 38. maddesi gereğince yönetici kat maliklerine karşı aynen bir vekil gibi sorumludur. Bir davada veya takipte kimlerin taraf olacağı nasıl temsil edileceği ise HMK Avukatlık Kanunu, B.K’nın vekalet akdine ilişkin hükümlerinde düzenlenmiş bulunmaktadır. Bu hükümlere uygun temsil yetkisi olmadıkça yöneticinin, 634 Sayılı Yasa’da sayılanlar dışında kat maliklerini temsil yetkisi olmadığından, apartman yöneticiliğinin hakkında icra takibi yapılması mümkün bulunmamaktadır.
Ancak, 634 Sayılı Yasanın 35.maddesinde yöneticinin görevleri ayrı ayrı gösterilmiştir.Bu görevler ana gayrimenkulun yönetimi ile ilgili olup, yönetimin gerektirdiği ortak giderleri yapmak yetkisini de içermektedir. Yönetici, yasadan aldığı temsil yetkisine dayanarak çeşitli sözleşmeler kurabilir. İşte bu sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda yönetici dava açabileceği gibi, yöneticiye karşı da dava açılabilir. Şu husus ta belirtilmelidir ki yönetici, vekaletname ile tayin edilen bir vekil gibi değildir. Yasal bir temsilci olup yetkisini yasadan almaktadır. Bu sıfatla yaptığı sözleşmeden dolayı kendisine husumet yönetilebilir .
Kat malikinin veya kat malikleri kurulunun ayrı bir tüzel kişiliğinin bulunmaması, yöneticinin özel kanundan doğan temsil yetkisini ortadan kaldırmaz. Sonuç olarak denilebilir ki, yöneticinin temsil yetkisine giren işlerden dolayı üçüncü kişilerle yaptığı sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklarda, aktif ve pasif dava (icra takibi)ehliyeti bulunmaktadır.